Denizli, kendi içinden çıkan sanatıyla dünyaya adını duyuran UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi Ödüllü Çini Sanatçısı Dr. Mehmet Gürsoy’u ağırladı. 29-30 Mayıs tarihlerinde düzenlenen faaliyetler, Pamukkale Üniversitesinde sergi ve söyleşi programı ile başladı. Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, Rektör Prof. Dr. Mahmud Güngör, Denizli il protokolü, akademik-idari personel ve öğrencilerin katıldığı sergide, eserleri hakkında il protokolüne bilgi veren duayen sanatçı, programın devamında “Sanatın Felsefesi ve Yaşayan İznik Çinileri” söyleşisi için konuklarla bir araya geldi.
Dr. Mehmet Gürsoy, Hattat Ömer Özgül ile birlikte gerçekleştirdiği söyleşide, sanat hayatına yön veren tecrübelerini ve çini sanatının inceliklerini paylaştı. Sunumunda, yaklaşık 400 yıl kaybolan renkleri tekrar bu sanata kazandırmak için nasıl uğraş verdiğini, yıllarca farklı yöntem ve teknikleri deneyimleyerek ecdadın bıraktığı izleri bulmayı ve gün yüzüne çıkarmayı kendisine amaç edindiğini anlattı. Ayrıca çini yapımında kullanılan teknikleri, figürlerin anlamlarını ve kompozisyonlardaki derin sembolleri katılımcılara aktardı. İstanbul’da yakın zamanda yapılan Barbaros Hayreddin Paşa Camii’nin tezyinatında kullanılan motifleri ve o motiflere gizlenen zikirleri anlatan Gürsoy, caminin çini ve süslemelerini katılımcılara açıklayarak tanıttı.
Doğduğu memleket olan Denizli’de güzel bir şekilde karşılanmasına, sanatına ve şahsına saygı gösterilmesine olan memnuniyeti ‘Çok büyük bir saadet’ olarak niteleyen sanatçı, konuşmasında kendisinin Memleketi Denizli ile buluşmasına vesile olan Hattat Ömer Özgül’e ve programı organize eden Bin Sanat Genel Koordinatörü Ali Çırak beye teşekkür etti.
30 Mayıs Cuma günü de Bin Sanat ve Denizli Müftülüğü organizesinde Diyanet İhtisas Merkezi Konferans Salonunda ‘Cami tezyinatında Çini ve Hat Sanatı’ konulu söyleşiye katılan sanatçılar Dr. Mehmet Gürsoy ve Hattat Ömer Özgül, burada katılımcılara örnek görseller üzerinden cami tezyinatının inceliklerini anlattı. Hattat Ömer Özgül, ecdadımızın camiler konusundaki hassasiyetinin maalesef günümüzde tam manasıyla yansıtılmadığı, evlerimizin ve devlet dairelerimizin camilerden ihtişamlı hale gelmesinin, camilerin son dokunuşu olan tezyinatın önemsiz görülmesinin ve deneyimsiz ellerde heba edilmesinin kültürümüze yakışmadığını belirtti. Dr. Mehmet Gürsoy da, yeni yapılan bazı cami tezyinatlarında ciddi manada sıkıntılar olduğu, sağdan soldan bulunan motiflerin bilinçsizce kullanıldığı, bunun bizim mabet anlayışımıza yakışmadığını vurguladı.
30 Mayıs Cuma akşamı Bin Sanat’ın ev sahipliği yaptığı ‘Bin Sanat Akademi’ programında devam eden söyleşi zinciri, bu güzide sanatları canlandırma ve yayma adına neler yapılabileceğinin müzakere edildiği sohbetler ve röportajlar ile devam etti. Programın organizasyonunu gerçekleştiren Bin Sanat Genel Koordinatörü Ali Çırak, ‘Denizli’de doğan ancak memleketimiz tarafından yeterince tanınmayan değerli hocamızı buraya getirmek epeydir istediğimiz bir şeydi. Böylesi kıymetli bir üstadı, hemşehrimizi şehrimizde ağırlamak ve onun ilminden, sanat tecrübelerinden istifade etmek gerçekten bizi çok mutlu etti. Hocalarımızın konferans ve söyleşilerde yaptığı vurgular, verdikleri tavsiyeler ziyadesiyle kıymetli ve dikkat çekiciydi. Denizli’nin sanat altyapısına katkı sağlamak ve halkımızın dikkatini bu alana daha çok çekmek adına verdiğimiz mücadeleye destek verdiği için Dr. Mehmet Gürsoy hocamıza teşekkürü bir borç bilirim.’ dedi.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)