,
Güncel

DEMESKO Başkanı Öztürk’ten Denizli’ye Çağrı

DEMESKO Başkanı Öztürk’ten Denizli’ye Çağrı
,

Denizli Meyve ve Sebze Komisyoncuları Derneği Başkanı Halil Öztürk, don ve dolu nedeniyle meyvede yüzde 60’a varan rekolte kaybı yaşandığını ve bu durumun fiyatlara doğrudan yansıdığını söyledi. Hallerin değil, denetimsiz perakende sisteminin fiyat artışlarının sorumlusu olduğunu vurgulayan Öztürk, vatandaşları hal çıkış fiyatlarını yerinde görmeye davet etti.

Fiyatlar Uçtu Ama Suçlu Biz Değiliz

Denizli Meyve ve Sebze Komisyoncuları Derneği (DEMESKO) Başkanı Halil Öztürk, dernek binasında düzenlediği basın toplantısında 2025 yılının bahar aylarında yaşanan dolu ve don felaketlerinin sert çekirdekli meyvelerde büyük kayba yol açtığını belirtti.
Kiraz, erik, kayısı ve elma başta olmak üzere birçok üründe ortalama yüzde 60-65 oranında rekolte kaybı yaşandığını vurguladı. Öztürk, bu durumun fiyatlara yansıyacağını ifade ederek; “Kirazın perakende fiyatı 750-800 TL’ye kadar çıktı. Bu seviyelerin, rekolte kaybının yüzde 60’a ulaşması nedeniyle ilerleyen günlerde 1000 TL’yi bulması mümkün. Elma fiyatları da kış aylarında 100-150 TL aralığında olacağını öngörüyoruz” dedi.

Whatsapp Image 2025 06 20 At 14.22.35 (1)

Fiyatların Sorumlusu Haller Değil

Öztürk, kamuoyunda meyve ve sebze fiyatlarının artmasının hallerden kaynaklandığı yönünde yanlış bir algı olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı;
“Denizli halinde şu an kiraz 200-220 TL, kayısı 60-70 TL bandında işlem görüyor. Ancak perakende satış noktalarında bu ürünler 3-4 katı fiyata sunuluyor. Vatandaşlarımız bu algıya kapılmasın. Fiyat artışlarının sorumlusu biz değiliz. Haller, üretici ile tüketicinin buluştuğu bir borsa gibi çalışır. Fiyatlar arz ve talebe göre belirlenir.”
Bu yanlış algıyı kırmak için vatandaşlara çağrıda bulunan Öztürk, “Gece 03.00 ile sabah 09.00-10.00 saatleri arasında halimiz açık. Gelin, fiyatları yerinde görün. Çayımızı için, bizimle sohbet edin. Hal çıkış fiyatlarıyla marketteki, pazardaki fiyatları kıyaslayın” dedi.

Mevcut Hal Kanunu Yeterli Değil

Hallerin, sebze ve meyve piyasasının sadece %25-30’luk bölümünü karşıladığını belirten Öztürk, fiyatları doğrudan etkileyen asıl payın perakende zincirlerde olduğunu söyledi.
2012 yılında yürürlüğe giren 5957 Sayılı Hal Kanunu’nun etkilerinin sınırlı kaldığını belirten Öztürk,
“O dönemde fiyatların %25 ucuzlayacağı iddia edilmişti. Ancak böyle bir sonuç ortaya çıkmadı. Mevcut yasa, üreticinin ürününü pazarda doğrudan satmasına engel değil ama fiyat farkını kapatmaya da yetmiyor. Daha etkili ve kapsamlı düzenlemelere ihtiyaç var” dedi.

Whatsapp Image 2025 06 20 At 17.02.43

Tarımda Planlama ve Teknoloji Destekli Üretim Şart

Fiyat istikrarının sağlanabilmesi için üretimin planlı yapılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, doğal afetlere karşı üreticilerin teknolojiyle desteklenmesi gerektiğini söyleyerek;
“Dünyada tarımı profesyonelce yapan ülkeler, ürünlerini doğal afetlerden korumak için teknolojiden faydalanıyor. Bizim üreticilerimiz de bu konuda desteklenmeli. Bölgesel ve ulusal düzeyde hangi ürünün ne kadar üretileceği bilimsel olarak belirlenmeli” dedi.
Ayrıca, üretici ile tüketici arasındaki fiyat makasının kapanması için perakende satış noktalarında uygulanan kar marjlarının belirlenecek bir yasal sınırlar içinde tutulması gerektiğini ifade eden Öztürk; “Üreticiden 8 TL’ye çıkan patates, pazarda 20 TL’ye satılıyorsa, burada sorumluluk bizde değil. Perakende satışların kar marjı denetlenmeli ve standart hale getirilmeli” dedi.

Üreticiye Destek Olmadan Fiyat Dengesi Sağlanamaz

Tarımda planlamanın yanı sıra, üreticinin ayakta kalabilmesi için ekonomik olarak da desteklenmesi gerektiğini ifade eden Öztürk, “Sigorta teşvikleri artırılmalı, girdi maliyetleri – özellikle mazot ve gübre – düşürülmeli. Aksi halde üretici üretimden çekilir. Bu da ürün arzını azaltır, fiyatları daha da artırır. Üretici olmazsa, tüketici de ucuz, uygun ürün bulamaz” dedi.

Kısmi İthalat Gündeme Gelebilir

Genel olarak ithalata karşı olduklarını belirten Öztürk, bu yılki olağanüstü kayıplar nedeniyle bazı ürünlerde geçici ve kontrollü ithalat yapılabileceğini belirterek;
“Özellikle elma ve kayısıda yaşanan %60-65’lik kayıp nedeniyle piyasada ciddi bir açık oluştu. Bu açığı kapatmak için gümrük vergileri geçici olarak kaldırılabilir. 2019’da patates ve soğanda benzer bir adım atıldı ve piyasa dengelendi. Benzer bir uygulama elma için de düşünülebilir” dedi.

Sebze Fiyatları Uygun Seviyede Kalacak

Öztürk, meyvede yaşanan bu fiyat artışlarına rağmen, sebze cephesinde ise daha iyimser bir tablo çizdi. Üretimin bol olduğunu ve sıcak hava kaynaklı büyük bir afet yaşanmaması halinde fiyatların makul seyredeceğini belirten Öztürk şu bilgileri verdi;
“Salatalık 10-15 TL, domates 15-25 TL, patlıcan 15-20 TL bandında seyrediyor. Bu fiyatlar, mevcut ekonomik şartlara göre vatandaşlarımızın rahatça tüketebileceği seviyelerde. Sebzede sıkıntı beklemiyoruz.”

Kamuoyuna Çağrı: Şüphe Duyan Halimize Gelsin

Kamuoyuna bir kez daha seslenen Halil Öztürk, fiyat artışlarının hallerden kaynaklanmadığını yineleyerek, vatandaşları gerçek fiyatları kendi gözleriyle görmeye davet etti.
Halde durumu vatandaşın kendisinin görmesini isteyen Öztürk, “Karpuz 7-8 TL, patates 5-8 TL, soğan 5-6 TL bandında işlem görüyor. Pazarda 20 TL’ye satılıyorsa, bunun sorumlusu biz değiliz. Eğer fiyatlar konusunda bir şüpheniz varsa, lütfen halimize gelin. Kontrol edin, sohbet edin, birlikte değerlendirelim” dedi.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL